Sarı Pitahaya, Adet

Pitahaya ailesininin en tatlısı sarı pitahaya ile tanıştıralım. Daha önce bahsetmiştik, pitahaya ağaçta değil, kaktüste yetişiyor. Sarı pitahaya ise tüm kaktüs çeşitleri içinde en büyük çiçekten yetişen meyve özelliğine sahip. Orijini Güney Amerika’ya dayanıyor ve dünyaya diğer pitahaya türlerinden daha geç, 2000’lerin başında yayılmış. Taptaze bir lezzet kendisi!

Sarı pitahayanın da çekirdekleri, kırmızı kabuklu kardeşleri gibi çok lezzetli, hatta onlardan daha büyük ve daha tatlı. Yerken ağzınızda çıtır çıtır kırdığınızda ne demek istediğimizi anlayacaksınız. Bu sebeple pitahayanız, blender’dan geçirdiğiniz tariflerde daha da tatlı hale geliyor. Ama sarı pitahaya, kırmızı kabuklu kardeşleri gibi bir yardımcı oyuncu değil, dilerseniz tek başına da tadını çıkarabileceğiniz kadar leziz bir assolist! Önerimiz yemeden önce en az iki saat buzdolabında bekletmeniz, çünkü soğuk haliyle çok daha tatlı. Nasıl yerseniz yiyin, öncesinde bir fotoğrafını çekmeyi unutmayın, kendisi potansiyel bir Instagram yıldızı. Bizi de etiketlerseniz itirazımız olmaz tabii!

Hangi pitahayanın iç kısmının hangi renk olacağı, meyvenin türüne göre değişiklik gösteriyor. Sarı pitahayanın parlak renkli kabuğu altında beyaz bir et saklı.

Henüz ülkemizde yeni yeni bilinmeye başladığı için farklı kültürlerin etkisi ile pitahaya, pitaya, ejder meyvesi, çilek armudu ve hatta kaktüs meyvesi olarak anılabiliyor. Ağırlıklı olarak Vietnam, Malezya, Meksiya, Kolombiya ve Tayland’da yetiştirilen Verita Pitahaya’yı yılın 12 ayı boyunca Vietnam ve Kolombiya’dan ülkemize getiriyoruz.

Daha detaylı bilgi için Verita Pitahaya broşürünü inceleyebilirsiniz.

*Besin değerleri ürünün yetiştiği bölgeye, mevsimsel durumuna, toprak yapısına, sıcaklık vb. faktörlere göre değişkenlik gösterebilir.

**Değerler 2000 kcal/gün üzerinden hesaplanmış olup cinsiyete, yaşa, fiziksel aktiviteye ve diğer faktörlere göre değişebilir.

İçerdiği bolca C vitamini ile bağışıklık sistemini desteklemeye yardımcı pitahaya, aynı sebeple güçlü bir de antioksidan. Kalsiyum ve likopen açısından da zengin. Likopenin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini düşürdüğü biliniyor. Düşük şeker oranı ve yüksek lif içeriği sayesinde glisemik indeksi oldukça düşük olan pitahayanın 100 gramında sadece 71 kalori bulunuyor.

Bu sayfa, ürünün sağlık yararları hakkında bilimsel çalışmalar kaynak verilerek insanların bilgilendirilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Kişilerin bu sayfada anlatılan bilgilerden yola çıkarak varsa hastalıklarının tedavisini bırakmamaları, rahatsızlıklarının tedavi ve teşhisi için sağlık kuruluşuna başvurarak doktorların önerdiği yöntem ve tedavileri uygulamaları tavsiye edilir.

Kabuğu ince ve canlı pembe renkte olan meyveleri seçmenizi öneririz. Kabuğunda morluk, kahverengi leke ya da yara izi olan pitahayaları tercih etmeyin. Kabukta bölgesel olarak küçük ton farkları olabilir ancak genel olarak aynı renkte olmalı.

Pitahaya, aldıktan beş gün sonraya kadar buzdolabında muhafaza edilebilir.

Pitahayayı ikiye bölüp karpuz gibi dilimleyebilir ya da kaşıkla doğrudan kabuğunun içinden yiyebilirsiniz. Kabuğunun kolayca etinden ayrıldığını göreceksiniz. Çekirdekleri yenen bir meyvedir ve söylediğimiz gibi aslında çekirdekleri de kırıldığında tatlıdır.

Pitahaya genellikle taze olarak tüketilir. Meyve salatanızı veya başka herhangi bir tabağınızı aşırı havalı bir hale getireceği ayan beyan ortada. Tekrar vurgulayalım, lezzetinin önemli bir bölümü de çekirdeklerde; bu sebeple smoothie türü uygulamalar için çok uygun bir meyve kendisi.

Pitahayanızı ortadan ikiye kesin. Varsa bir kavun kaşığı ile, yoksa çay kaşığı ile içinden küreler çıkarın. Kabuğun içinde kalan parçaları da kaşıkla sıyırıp afiyetle yemeyi ihmal etmeyin tabii. Aynı kaşıkla mangodan da küreler çıkarın. Sarı pitahaya küreleri, mango küreleri ile pitahaya kabuğunuzu doldurun. Kürelerin üzerine çarkıfelek gezdirin. Afiyet olsun.